NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’S-SEHV

<< 244 >>

الرخصة في الكلام في الصلاة

23- Namazda Konuşmaya Dair Ruhsat

 

أنبأ كثير بن عبيد الحمصي قال حدثنا محمد بن حرب عن الزبيدي عن الزهري عن أبي سلمة أن أبا هريرة قال قام رسول الله صلى الله عليه وسلم إلى الصلاة وقمنا معه فقال أعرابي وهو في الصلاة اللهم ارحمني ومحمدا ولا ترحم معنا أحدا فلما سلم رسول الله صلى الله عليه وسلم قال للأعرابي لقد تحجرت واسعا يريد رحمة الله خالفه سفيان بن عيينة

 

[-: 559 :-] Eba Hureyre anlatıyor: Resaluilah (sallallahu aleyhi ve sellem) namaza kalkmıştı. Biz de onunla beraber namaza kalktık. Bu esnada bir bedevi namazda:

 

"Allabım! Bana ve Muhammed'e rahmet et, bizimle beraber başka hiç kimseye rahmet etme!" dedi. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) selam verip namazı bitirince bedeviye:

 

"Geniş olanı -yani Allah'ın rahmetini daralttın!" buyurdu.

 

Süfyan b. Uyeyne Bu Rivayete Muhalefet Etmiştir

 

Hadis 1140 ta gelecek.

 

Diğer Tahric: Buhari 6010; Ebu Davud 882; Ahmed b. Hanbel 7802; İbn Hibban 987.

 

 

أنبأ عبد الله بن محمد بن عبد الرحمن الزهري البصري قال حدثنا سفيان قال أحفظه من الزهري قال أخبرني سعيد عن أبي هريرة أن أعرابيا دخل المسجد فصلى ركعتين ثم قال اللهم ارحمني ومحمدا ولا ترحم معنا أحدا فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم لقد تحجرت واسعا

 

[-: 560 :-] Eba Hureyre bildiriyor: Bir bedevi Mescid'e girdi ve iki rekat namaz kıldıktan sonra "Allahım! Bana ve Muhammed'e rahmet eyle! Bizimle beraber başka hiç kimseye rahmet eyleme!" diye dua etti. Bunun üzerine Resaluilah (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

"Geniş olanı daralttm!" buyurdu.

 

Diğer Tahric: Ebu Davud 380; Tirmizi 147; Ahmed b. Hanbel 7255.

 

Hadis 1141 de gelecek.

 

 

نسخ ذلك وتحريمه

24- Namazda Konuşmanın Yasaklanması ve Haram Kılmması

 

أنبأ إسحاق بن منصور قال أنبأ محمد بن يوسف قال حدثنا الأوزاعي قال حدثني يحيى بن أبي كثير عن هلال بن أبي ميمونة قال حدثني عطاء بن يسار عن معاوية بن الحكم السلمي قال بينا أنا مع رسول الله صلى الله عليه وسلم في الصلاة إذ عطس رجل من القوم فقلت يرحمك الله فحذفني القوم بأبصارهم فقلت واثكل أميا ما لكم تنظرون إلي قال فضرب القوم بأيديهم على أفخاذهم فلما رأيتهم يسكتوني لكني سكت فلما انصرف رسول الله صلى الله عليه وسلم دعاني بأبي وأمي هو ما ضربني ولا كهرني ولا سبني ما رأيت معلما قبله ولا بعده أحسن تعليما منه قال إن صلاتنا هذه لا يصلح فيها شيء من كلام الناس إنما هي التسبيح والتكبير وتلاوة القرآن ثم اطلعت غنيمة لي فذكر الحديث مختصر

 

[-: 561 :-] Muaviye b. el-Hakem es-Sülemi anlatıyor: Ben Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile beraber namazdaydım. Cemaatten biri aksırdı. Ben de:

 

"Yerhamukellah (Allah sana rahmet etsin)" dedim. Bunun üzerine cemaat bana gözleriyle dik dik bakmaya başladı. Ben de: "Vay başıma gelenler! 1 Ne diye bana bakıyorsunuz?!" deyiverdim. Bunun üzerine ellerini uyluklarına vurmaya başladılar. Onların beni susturmaya çalıştıklarını anlayınca ben de sustum. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) namazı bitirince beni çağırdı. -Anam babam ona feda olsun- beni ne dövdü, ne azarladı, ne de bana sövdü. Ne O'ndan önce, ne de O'ndan sonra, O'nun kadar güzel öğreten hiç bir muallim görmedim. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) :

 

"Bizim şu namazımız var ya, onda insanlann kelamından herhangi. bir şey konuşulması caiz değildir. Namaz; sadece tesbih, tekbir ve Kur'an tilavetinden ibarettir" buyurdu. Daha sonra bana ait bir koyun gördüm....;    Hadis devam ediyor ...

 

(Hadis burada metin olarak kısaltılarak verilmiştir.)

 

Hadiste geçen ifadenin tam tercümesi « Vay yavrusunu kaybeden annemin haline» şeklindedir. Türkçe'de ise «vay başıma gelenler» gibi ifadeler kullanırız.

 

Diğer Tahric: Buhari; Müslim 537, 4. sayfa 1749; Ebu Davud 930, 3282, 3909. Ahmed b. Hanbel 23762; İbn Hibban 165, 2247, 2248.